11 Dec YARATICI YAZARLIK ATÖLYESİ İLE ZİNCİRLERİNİ KIRMAYA NE DERSİN?
Kim bilir belki içten içe hep yazmak istedin ama yeteneksiz olduğunu düşünüyorsun…
Belki de gizli dosyalarda birikmiş bir sürü yazın var, hep roman yazmayı hayal ettin ama gözüne imkansız görünüyor…
Bİ blog yazarı olup, yazılarını geliştirmek istiyor da olabilirsin..
Ya da bir arayış içindesin ve zincirlerini kırmaya ihtiyacın var..
Bütün bu yollardan geçmiş,
kendisi Bİ başarı öyküsü olan,
‘Ben yaptım! Sen de yapabilirsin!’ diyen bir yazardan eğitim almaya ne dersin?
Peki kimdir, neler yapmıştır Lüset Kohen Fins?
1970 İstanbul doğumlu Lüset Kohen Fins, 1997-2009 yılları arasında yayınladığı City Plus Istanbul dergisinin ardından çalışmalarına Amerika’da devam etti. New York’ta NYC Food & Mood adlı yüksek tirajlı bir kültür-sanat dergisini hayata geçirdikten sonra Türkiye’nin yurt dışı tanıtımlarında aktif görev aldı. On Derin Ayak İzi adlı 518 sayfalık ilk romanını İngilizce olarak yazan ve kitabı bizzat kendisi Türkçe’ye çevirerek Türk okuyucularla buluşturan Lüset Kohen Fins, bu kitabıyla 2013’te Uluslararası HarperCollins Authonomy altın madalya ödülünü kazandı. İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nin desteğiyle kurulan Uluslararası Suç ve Ceza Film Festivali danışma kurulu üyesi olan Fins, Bilgi Çağında İletişim ve Yeni Nesil İş Hayatı gibi birçok özgün projeye ev sahipliği yapmaktadır ve çağdaş Türk edebiyatına yeni yetenekler kazandırmak amacıyla 2014’te Yaratıcı Yazarlık Atölyesi’ni kurmuştur.
Eğitim deyince aylar süren yorucu Bİ süreç gelmesin aklına.
Yoğun etkileri olan Bİ hap gibi düşün.
Her dakikası dolu dolu geçen, klişelerden uzak, doyurucu 5 ders!
Haftada iki akşamını yeni Bİ serüven için ayırabilirsin dimi?
İsteyince oluyor, tecrübeyle sabittir 🙂
Öncelikle, aynı konuda ilerlemek, kendini geliştirmek isteyen insanlarla tanışmanın, paylaşımda bulunmanın kattıkları paha biçilmez!
Hayatta almayı ve vermeyi istediğin sürece; yaş, cinsiyet, ırk, din, dil ayırmaksızın hepimizin birbirinden öğreneceği, birbirine öğreteceği en az Bİ şey mutlaka var!
Neler mi öğrendim?
– İster kısa yazı, ister roman olsun, yazmanın sırasıyla takip edilmesi gereken altın kuralları olduğunu
– Daha önce hiç görmediğim Bİ fotoğraftan, Bİ buçuk dakika içinde çok enteresan hikayeler çıkabileceğini, dolayısıyla her gün en az 15 dakika, hatta 1-2 saat ayırınca imkansız zannettiklerimin pekala mümkün olabileceğini
– Hiç Bİ yazarın, gelen ilhamla ekran başına geçip ya da kağıdı kalemi eline alıp Bİ kitabı yazamayacağını, ilgini çeken her şeyi biriktirmenin başlangıç olduğunu
….ve şu anda cümleler ile anlatamadığım,
herkesin kendi içinde farklı farklı adlandırabileceği Bİ çok şey daha…
Ama hepsinden önemlisi,
isteyip, gereken emek verilince başarılabileceğinin canlı Bİ örneği ile tanışmış,
kendi ağzından metotlarını dinlemiş ve süreç içerisinde, kendi irili, ufaklı başarılarımı tecrübe etmiş oldum!
Bol fikir paylaşımının yanında, harika Bİ yazarı, harika yazar adaylarını hayatına eklemek ve
imzalı kitap da cabası 🙂
Yazarlık atölyeleri her ay tekrar ediyor!
Adsız
Posted at 12:44h, 12 DecemberAtölyeden bahsettiğin ve sayfanda yer verdiğin için çok teşekkür ederim Eda. Workshop çalışmaları boyunca birlikte çok keyif aldık -hem güldük hem düşündük hem ürettik… Tüm çalışmalarında başarılar dilerim. Lüset Kohen Fins
KafamBiOnline
Posted at 15:20h, 12 DecemberRica ederim! Paylaşmamak olmazdı, umarım ihtiyaç duyanlara harekete geçme enerjisi verir. Her şey için çok teşekkürler! Yakında görüşmek üzere 🙂 Sevgiler…